:::: MENU ::::

Küçük mutlulular dükkanı “Candy” ve Fransui Hanım…

Teşvikiye Karakolu karşısından inen yoldan yüz metre kadar aşağıda sağda, iki basamak merdivenle inilen küçük bir dükkan. İçeri girdiğinizde sizi yüzünde kocaman gülümsemeyle karşılayan güzel bir kadın, Fransui Mimaroğlu… Geçen yılbaşı öncesi, melekleri çok seven bir arkadaşımızın evine davetliydik. Ona melekli bir fincan veya şirin bir melek figürü bulmak için daha önce önünden onlarca kez geçtiğim ama nedense keşfetmeyi o gün başardığım “Candy” mağazasına girdim. Aman tanrım gerçekten hazine bulmuştum, İstanbul ili sınırlarında melek figürleri açısından bu kadar zengin bir başka mağaza daha olacağını sanmıyorum. Ve sonra o renkli objelerden bakışlarımı çekebildiğimde,  sıcacık gülümsemesi ve tatlı diliyle bana yardımcı olan, ama asla ticari davranmayan, heyecanla herşeyi karıştırmama izin veren, bu minyon ama kocaman yürekli eski İstanbul hanımefendisini tanıyıp, ona hayran olmuştum. Biraz sohbet ettikten sonra o gülümseyen yüzün aslında bir sürü trajedi yaşadığını ama hayata dört elle bağlanıp, insanlara mutluluk vermeyi seçtiğini öğrendim. Beni tanıyanlar bilirler; mutlu olduğum, beğendiğim her ürünü ve hizmeti severek paylaşırım. Bilgisayarımın başına geçer geçmez hemen hakkında biraz araştırma yaptım. Genç yaşta kaybettiği kocasının işini devralıp sürdüren daha sonra, iki kızından birini de ebediyete uğurlayan Fransui Hanım, diğer kızı ile tekstil işlerine devam etmişler. 1995 yılında bu yana da, Teşvikiye’deki bu şirin dükkanı işletmeye ve bizlere güzel ürünler sunmaya devam ediyorlar. Yolunuz Teşvikiye’ye düşerse mutlaka uğrayın, hiç bir şey almasanız da o muhteşem insanı tanıyın, hem kimbilir belki orada sizi bekleyen minik bir melek bile bulabilirsiniz.
Teşekkürler Melekçi Hanım, iyi ki varsınız…

Minik bir not: Yazı için kullandığım görsel, yabancı bir alışveriş sitesinden alıntıdır. Mağazada olmayabilir, ama eminim Fransui Hanım size ondan daha güzel figürler bulup, ince bir zevkle ambalajlayacaktır.
Candy Hediyelik Eşya Ihlamur Yolu 2/3 Nişantaşı


3 Comments

  • Burcu Karakelle |

    Sevgili Müge,

    Melekler çağırdı beni 🙂 Uzun zamandır keyifli blogunu ziyaret edip vakit geçirmek istiyordum, bir toplantı arası fırsat buldum… En melekli yazı vesile oldu, çok mutluyum….
    İlk fırsatta “Küçük Mutluluklar”ı ziyaret edip meleklerime yenilerini ekleyeceğim. Senin güzel ellerinle meleklerime katılan o minik üç melek Fransui Hanım’ın güzel kolleksiyonundan mı diye de düşündüm hani 🙂
    Melekler hepimizin hayatını aydınlatmak için burdalar… bizimle birlikteler…
    aydınlığımız bol olsun hep beraber…..

    Sevgiyle kucaklarım,

    Burcuk 🙂

  • Cikolata Buyucusu |

    Evet, ilk melek tipki Defne :))

    “Senin annen bir melekti yavrucugum” diye gecirmedim degil bu arada yaziyi okurkene (ehe ehe) Nerden baksan hinzirligim baki kaldi sunca yasadiklarimdan sonra :))

    teyzeciiiim seni ben
    ciceklerden bocekten
    sari sacli bebekten
    canimdan cok seferim
    gitme hep nette kal,
    beni kalemine al,
    defneyle denizlere dal
    ellerinden operim :))))

    cikolata buyucusu

  • arus |

    Canım bayan Fransui sizi tanıdığım için Allahıma şükür ediyorum.O güzel mekanda olduğumdan beri mutluyum.Bana tahamul edip melekler gibi sabır ettiğinizden size minettarım.Kocaman sevgi dolu yüreğiniz var.Sizi Seviyorum iyiki varsınız.

So, what do you think ?