:::: MENU ::::
Posts tagged with: New York

#Liberty #Equality #Fraternity

Statue of Liberty

The New Colossus

Not like the brazen giant of Greek fame,
With conquering limbs astride from land to land;
Here at our sea-washed, sunset gates shall stand
A mighty woman with a torch, whose flame
Is the imprisoned lightning, and her name
Mother of Exiles. From her beacon-hand
Glows world-wide welcome; her mild eyes command
The air-bridged harbor that twin cities frame.
“Keep ancient lands, your storied pomp!” cries she
With silent lips. “Give me your tired, your poor,
Your huddled masses yearning to breathe free,
The wretched refuse of your teeming shore.
Send these, the homeless, tempest-tost to me,
I lift my lamp beside the golden door!”
Emma Lazarus

https://en.wikipedia.org/wiki/Emma_Lazarus

Statue of Liberty photo taken by me in 2012
https://goo.gl/photos/PrZsBv8ScMUoniHY8


New Year’s Eve – Yılbaşı Gecesi

Yılın son günlerinde garip şekilde zorlanıyoruz çoğumuz. Maddi-manevi baskılar, sağlık sorunları, işyerinde huzursuzluklar, çiftler arasında gerginlikler… Daha çok madde eklenebilir tabii, hem benim hem de yakın çevremdeki dostlarımın çoğunda karmaşık bir ruh hali var. Bir yandan bu denli zorlanırken diğer yandan da yeni bir yıla başlayacak olmanın heyecanı var içimizde.  
Kış mevsimini sevmem ama yılbaşı coşkusunu çocukluğumdan beri severim. Vitrinlerin süslenmesi, kokinaların ve Atatürk çiçeklerinin boy göstermesi, şimdilerde belediyelerin büyük meydan ve caddelere yaptığı ışıklandırmalar bazılarınıza saçma gelse de beni mutlu ediyor.
Warner Bros’tan sevgili Duygu Kutlu’nun davetiyle izlediğim “Yılbaşı Gecesi – New Year’s Eve” tam da bu karmaşık ruh halime iyi gelen bir film. Kahkahalarla gülerken gözyaşlarıma engel olamadığım duygusal anlar yaşatan bir film. Görüntüler, oyuncular, müzikler size pek güzel vakit geçirtecek. Sinemaya gitmek benim için eğlence anlamı taşır bunu hep yazarım, filme olağanüstü beklentilerle gitmezseniz, gayet güzel eğlenir, gününüze daha güzel devam edecek bir ruh haline bürünürsünüz.
New York City’nin başrolde olduğu; Michelle Pfeiffer, Katherine Heigl, Sarah Jessica Parker, Hilary Swank, Sofia Vergara gibi ünlü kadın oyuncuların zaman zaman birbiriyle kesişen hikayeleri, Hale Berry ve Alyssa Milano gibi isimlerin kısacık da olsa diğerlerinden rol çalmaları, her filmde daha ustalaşan genç oyuncu Zac Efron, Ashton Kutcher, Josh Duchamel ve tabii Jon Bon Jovi gibi yakışıklı oyuncuların görüntüleriyle de şenlenen bu filmi kendinize armağan edin. Yeni bir yıla daha umutlu, daha heyecanlı ve daha neşeli başlayın. Minik minik de olsa sürprizli sahnelerin keyfini kaçırmamak için fazla anlatmıyorum. Detay isterseniz ŞURAYA tıklayınız.
Hepinize iyi seneler

 


Hayal et! Hak et! Yaşa! Ve Fame …

Bu sabah erken saatlerde Cinebonus GMall’da bir öngösterime davetliydim. İtiraf etmeliyim ki, 80 de Alan Parker yönetiminde çekilen Fame’den sonra pek de eğlenerek izleyeceğimi sanmıyordum. Hem merak, hem de Emir’e olan özlemim belki ona benzeyen yetenekli gençleri izlersem azalır diye düşünerek gittim. Az sayıda sinema eleştirmeniyle ve huzurla izledim filmi.  fame poster1 Fame yarın vizyona giriyor, mutlaka vakit ayırıp izleyin, çocuğunuz, yeğeniniz, değer verdiğiniz öğrenci bir yakınınız varsa ona da izletin. Hem göze, hem kulağa hitap eden çok hareketli, hemen her sahneyi benim gözyaşlarıyla izlediğim, ama sizlerin de tüyleri diken diken izleyeceğiniz bir film Fame. Müzik ve danstan hoşlanmayan birini bile, oturduğu yerde ritm tutmaya zorlayacağından eminim. Haloween partisinin olduğu sahne ve mezuniyet töreni sahnesindeki gösteriler olağanüstü. Sanırım filmi bir kez daha izleyeceğim. Fame Halloween show1
Film süresince,  bir daha dünyaya gelirsem kimsenin bana engel olmasına izin vermeyeceğimi düşündüm. Yeteneğimin köreltilmesi yerine geliştirmeye ve daha mutlu biri olmaya karar verdim. Finale doğru genç oyuncu Kay Panabaker‘ın söylediklerini bir kağıda yazıp saklayacağım. “Başarı kendini iyi hissetmektir. Başarı işini severek yapmaktır. Başarı keyiftir.”
Oyuncuların çoğunu dizilerden ve pek çok filmden hemen hatırlayacaksınız. Gençlerin tamamı kariyerinin bir yerlerinde zaten müzikle ve dansla uğraşanlardan seçilmişler. Aralarından bir kaç tanesini önümüzdeki yıllarda başrollerde göreceğimden eminim.
Soğuk ve disiplinli dans öğretmeni Ms. Kraft rolünde Bebe Neuwirth var. Onu Fraiser, Cheers ve son zamanlarda Law & Order: Trial by Jury dizilerinde canlandırdığı ilginç karakterlerden hatırlayabilirsiniz. Gerçek bir dansçı olan sanatçının yaşına rağmen vücuduna inanamadım. Bir diğer öğretmen Ms. Fran Rowan’i, egzantrik rollerin kadını  Megan Mullally canlandırıyor. Will & Grace dizisiyle gönlümde taht kuran bu ufak tefek kadının, yetenekli bir komedyen olması yanında müthiş bir sese sahip olduğuna da Fame filminde tanık oldum. Sanırım Will & Grace dizisindeki cırtlak sesli Karen yanılttı beni 🙂 Öğrencilerine sanatlarını öğretirken, hayatlarına da dokunan drama öğretmeni Mr. James Dowd rolünde Charles S. Dutton var. Dutton’ın yaşam öyküsü sanki filmdeki Malik’in öyküsü gibi. Genç yaşta yolu islahaneye düşen, ama sonra Yale’de okuyan sanatçıyı, My Name is Earl ve House M.D gibi dizilerde canlandırdığı yardımcı rollerden hatırlayacaksınız. Ve işini cidiye alan piyano öğretmeni Mr. Martin Cranston rolünde, Fraiser dizisinin efsanevi oyuncusu Kelsey Gramer var. Bir çok kişinin katlanamadığı, ama benim çok sevdiğim bir diziydi ve uzun yıllar sürmesiyle de ünlenmişti. Tabii o tiplemenin Cheers dizisiyle ortaya çıktığını hatırlatmakta da yarar var 🙂 Gençleri de filmin linkinden tarar bulursunuz artık 🙂  Kelsey Gramer
Film bitince uzun süre kalkmadım yerimden ve oğlumu düşündüm, onun için dua ettim. Uzun uğraşılarla kazandığı bursla okuduğu Berklee‘den alnının akıyla mezun olmasını diledim. Bu kadar duygusallık yeter.
Bu filmi de listenize alın, mutlaka izleyin, pişman olmazsınız.

Detaylar için : http://mugecerman.posterous.com/fame-yllar-sonra-yeniden