:::: MENU ::::
Posts tagged with: Starbucks

Starbucks’da Engel Yok…

Sevgili  Simto Alev’in yazısını aynen ekledim. Teşekkürler Simto, teşekkürler Starbucks.

Bundan birkaç ay evvel Özgür Alaz Starbucks‘ın LikeMind‘a sponsor olduğunu ve elde edilen gelirin tamamının yıl sonunda Tohum Otizm Vakfı’na bağışlanacağını duyurmuştu. (Sadece Ekim’de 263 içecek satılmıştı) Starbucks‘un elini böyle bir taşın altına iyi niyetle koyduğunu görünce aklıma gelen ilk şey “engelliler için de bir şey yaparlar mı?” oldu…

Özgür’ün de yardımıyla hemen (aynı tarihlerde) Starbucks ile iletişim kurduk. Onlar da erişim probleminin farkında olduklarını, mimari yapının hali hazırda uyumsuz olmasından da sıkıntı çektiklerini belirttiler. Ve hemen ilk müjdeyi de verdiler. Bir şubelerine engelli müşterilerin erişimi için bir zil takmışlar. Hedeflerinde bu projeyi büyütmek de varmış.

Bu konuda kısa bir iki e-posta trafiği yaşadık. Ben naçizane görüşlerimi ve deneyimleri, onlar ise yaptıklarını paylaştı. Ve ardından derin bir sessizlik çöktü. Ta ki birkaç gün öncesine kadar.

Starbucks bu konudaki çalışmalarını sürdürmüş. Şu an itibariyle 10 adet mazasına bu zillerden yerleştirmiş. İhtiyaç halinde bu zilleri kullanarak yardımcı olacak birilerini çağırmak mümkün. (bu uygulama yokken dahi ne kadar yardımsever olduklarını bizzat deneyimlemiştim.) İlk hedefleri Ocak ayı sonuna kadar İstanbul’da cadde üzerindeki tüm mağazalara bu zillerden takmak.  Projenin bir sonraki aşamasında ise belirli mağazalara erişimi kolaylaştıracak rampaların yerleştirilmesi var..
(Şu an zil takılan mağazalar: Suadiye, Caddebostan, Bahariye, Plajyolu, Çiftehavuzlar, Beyoğlu, Tünel, Galatasaray, Elmadağ ve Bebek.)

Böylece ilk kez zincir mağazalardan biri engelli erişimi konusunda gereken hassasiyeti gösterip çalışmış oldu. Umarım bir gün başkaları da bu yolda küçük de olsa bir adım atacak. Ben de o zamana kadar tek başıma gidebildiğim bir Starbucks mağazasında keyifle mocha’mı içeceğim…

Yazının orijinaline buradan ulaşabilirsiniz.


Likemind İstanbul’a katılmak isteyenlere ipuçları…

deniz-melekleri-ve-digerleri
Likemind Istanbul buluşmasına katılmak isteyen arkadaşlar için bir kaç minik ipucu karaladım. Uzun süredir çeşitli platformlarda yazılıp çizildi. Sayımız her geçen gün artıyor. Kimileri mutsuz ve huysuz bir şekilde söylenip saldırıp dursa da, her ayın üçüncü cuma sabahı benim için en eğlenceli günlerden birinin habercisi. Bir sürü yeni insan tanıyıp söyleşebildiğim, fikirlerin ortalıkta olmasa da kenarda köşede konuşularak değiş tokuş edildiği, kartvizitlerin kesinlikle havada uçuştuğu harika bir etkinlik. Amacına da güzelce ulaşıyor, benzer fikirli insanların bir kahve masası çevresinde buluşup söyleşmesini sağlıyor. “Çok kalabalıktı, çok kasıntılardı, kimse benimle ilgilenmedi, onlar zaten grup oluşturmuş” gibi abuk sabuk suçlamalarla ilgisi olmayan, tamamen insanların sosyalleşme yetenekleriyle doğru orantılı bir toplantı. Başta da dediğim gibi benim çok mutlu olduğum, o günü keyifle geçirmemi sağlayan “pamuk helva” kıvmında olan bu etkinliğe katılacaksanız yapmanız gereken tek şey, bir köşeye çekilip, insanların sizi bulmasını beklemek yerine, birimizin yakasına yapışıp “bu benim ilk toplantım, beni diğerleriyle tanıştır” diyebilirsiniz. Hatta ben seve seve yaparım bu işi. Gelin beni bulun, karıştırmanız mümkün değil; grubun yaş ortalamasını yükselten gülümseyen kadının yanına yaklaşın, kendinizi tanıtın ve gerisini bana bırakın 🙂