Geçen hafta cuma sabahı Warner Bros ve Ares Film davetiyle, kalabalık bir sinema yazarı kadrosuyla birlikte izledik Take Shelter/Sığınak filmini.
Take Shelter/Sığınak bir psikolojik gerilim, önce bunu sindirin, sonra izleyin. Özel efektelerin ve kamera oyunlarının değil, müthiş oyunculukların, repliksiz uzun sahnelerin ağırlıkta olduğu bir film.
Zaman zaman bazı izleyicilerin tweetlerine veya konuşmalarına rastlıyorum ve gözlerimi devirerek çemkirmek istiyorum “be hey sersem, elindeki telefon kadar da mı aklın yok, o havalı telefonundan anında internete bağlanıp iki üç eleştiri oku da öyle izle”.
Jeff Nichols’ın yönettiği Take Shelter/Sığınak; Cannes’dan ödülle dönen ve İstanbul Film Festivali’nin de en çok ilgi gören filmlerinden.
Başrolde Boardwalk Empire izleyicilerinin, hasta ruhlu federal Ajan Nelson Van Alden performansıyla hemen hatırlayacakları Michael Shannon var. Karısı rolünde ise The Help’teki performansını duyduğum ama henüz izleyemediğim Jessica Chastain var. Amerika’nın kasırgası ve fırtınası eksik olmayan orta bölgelerinden Ohio’da yaşayan Curtis’in; karısı ve işitme engelli kızıyla birlikte orta sınıf Amerikalıların çoğu gibi düzenli günlük yaşamlarının, Curtis’in rüyaları ve bozulan ruh sağlığı nedeniyle kabusa dönüşünü izliyoruz.
Michael Shannon ve Jessica Chastain’in olağanüstü oyunculuklarına, onlardan şirinliğiyle rol çalmaya çalışan işitme engelli kızlarını oynayan Tova Stewart, en yakın arkadaş Dewart rolünde Shea Whigham (onu da Boardwalk Empire’da Nucky’nin şerif kardeşi performansıyla tanıdım), en yakın arkadaşın karısı rolünde Katy Mixon eşlik ediyor(onu da Mike&Molly dizisinde çizdiği absürd karakterle tanımıştım)
Bu haftasonu ödüllü bir film izlemek isterseniz, özellikle güçlü oyunculuklar ve psikolojik gerilim ilginizi çekiyorsa, bu film sizin için biçilmiş kaftan kaçırmayın derim.